yığılmayı kalabalığın huzurunda
tozlarıma yapışkan sıvı aramadan
işte tam adım, dümdüz, göğsüm kabarık
sıyrılıyorum dünyadan, kafam karışık
kaşıklayarak yuttum neyiniz varsa
sonsuz pınarlarınız, saçlarınız sırma
aksettirdiğim kuvvet, sırtımda travma
sert, haklı, savunmasız tabanca
yürü yürü yürü yasak yorulmak inanma
kuyruktayım, sıramın avucundaki toprağı izliyorum
göğü izliyorum, göçü, kaybettiğim kahrı kalabalıklarda
seyirciyim, kesilmiş biletim, ölmek yasaklandı
sıyrılıyorum omuzların şiddetinden yumruğumun kudretiyle
halkımı kancalayarak omzuma
onur nişanı
dokunarak hissettim neyiniz varsa
dikenlerinizden zambaklarınıza korkulara
kızarmış ekmeklere ve tavuk sucuklara
ucuz marketlere isyancı dudaklara
kaba, küfrist, günahsız beyaz
dokun dokun dokun kaşesizdir his inan
bu sırayı yakardım da, yakardım da yüzümü
hiç kaybı düşünmesem, inanmasam hiç kendime.
adem fatih kılıç
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder